Dubai Tasarım Haftası’nda ‘housEmotion’ enstalasyonuyla yer alan Tabanlıoğlu Mimarlık’ın bu dikkat çeken çalışması; izleyicisiyle ilk kez Nisan ayında Milano‘da Interni ‘House In Motion’ sergisinde buluşmuştu. ‘housEmotion’, Milano’da aldığı övgüyü takiben davet edildiği, Eylül ayında gerçekleşen 2018 Londra Tasarım Bienali’nde de sanat ve tasarım dünyasının yoğun ilgisini çekmişti.
Emlak Pencerem / Emlak Gündem - 15 Kasım 2018 - İstanbul
Tabanlıoğlu, dünyanın farklı kentlerinde gerçekleşen kolektif tasarım etkinliklerinde yaklaşımını mimari aracılığıyla dile getiriyor.
dubai Kültür ve Sanat Kurumu Yönetim Kurulu Başkan Vekili Sheikha Latifa Bint Mohammed Bin Rashid Al Maktoum’un himayesinde düzenlenen Orta Doğu'nun en büyük tasarım festivali Dubai Tasarım Haftası – Dubai Design Week'in dördüncüsü, 13-17 Kasım 2018 tarihlerinde D3_Dubai Design District (Dubai Tasarım Bölgesi) merkezinde gerçekleşiyor.
Tasarım, sanat ve kültürüne ilgi duyan ve bir parçası olan kesiminin ve uluslararası binlerce ziyaretçinin, tasarımın gücünü kutlamak ve kolektif geleceğimizdeki tasarımın rolünü keşfetmek için bir araya geldiği bu uluslararası platformda, iddialı tasarımcıların, yenilikçi ve kültürel kurumların çalışmaları izleniyor.
Program, mimarlık, ürün, mobilya, iç mekan ve grafik tasarım dahil olmak üzere farklı disiplinlerde tasarımı kapsayan 200'den fazla etkinlikten oluşuyor.
Dubai Design District (d3) ile ortaklaşa düzenlenen Dubai Tasarım Haftası, küresel tasarım topluluğu için bölgesel bir tasarım platformu olamktan öte, Dubai'deki yaratıcı topluluğun dünya ile buluşarak büyümesinde bir katalizör görevi üsteleniyor, meraklıları için ise erişilebilir bir buluşma noktası sağlıyor.
Dünyanın dört bir yanından gelen projeleri bir araya getiren etkinlik, tasarım ile ilgili çeşitli etkinlikler, sergiler, performanslar, ödüller, söyleşiler, atölyeler ve deneyimlerle binlerce ziyaretçiyi kendine çekiyor.
Küresel kültür ajandasında dikkat çekici bir konum kazanan, başta Dubai Design District olmak üzere, kentin çeşitli noktalarında izleyicilerle buluşan Dubai Tasarım Haftası etkinliklerine davet edilen Tabanlıoğlu Mimarlık tasarımı ‘housEmotion’, NURUS ve Tepta’nın katkıları ile üretildi. 12 Kasım akşamı Dubai Design District’te yer alan Chez Charles Restaurant’ta verilecek resepsiyon ile ön gösterimi gerçekleştirilen ‘hous Emotion’, Osram ve Debbas’ın yerleştirme katkıları ile 13-17 Kasım günlerinde, sabah 10.00 ile akşam 22.00 saatleri arasında, ziyarete açık olacak.
housEmotion
“housEmotion” şeklen bir evi anıştırıyor, ama bir yuva mı? 21. Yüzyılda “yuva”ya dair gerçeklik ve duygular neler?
Hız, hareket ve geçicilik odaklı çağımızda Tabanlıoğlu Mimarlık'ın enstalasyonu “ev”in duygusal yerini değerlendiriyor, ne-re-ye ait olduğumuz sorusuna cevap arıyor.
"Nerelisiniz?" sorusuna verilen cevap, hemen hemen herkesin geldiği yerden farklı bir fiziksel noktada olduğunu, kalıcı veya misafir olarak, artık farklı bir yeri mesken tuttuğunu gösterir. Evin gerçekten ne olduğuna dair çeşitli algılamalara rağmen, en iyi cevaplardan biri "Ev, Başladığımız Yerdir".
housEmotion’da fizikselleşen "ev"in yarı şeffaf duvarları bir kontrol hissi yaratarak - bireyin aile ve toplumla etkileşimin gelişiminde olduğu gibi- dış ortama kademeli olarak açılan sınırları tespit ediyor. Öte yandan, enstalasyonun merkezi, ait olmanın konforunu, rahatlığını temsil edecek şekilde biçimleniyor.
Enstalasyon, ev kavramını en sade haliyle temsil eden temel kübik formun, bir dizi beyaz çubuk kullanılarak inşa edilmesiyle şekilleniyor. Çubuklar arasındaki boşluklar, yapıya yarı şeffaflık ve geçirgenlik katıyor, dışarıdan, farklı açılardan izlendiğinde ise optik iluzyonlara yol açıyor. Uzaktan merak uyandıran bu etki ziyaretçileri “ev”in içine girmeye teşvik ediyor.
Tabanlıoğlu'nun “anne kucağı gibi” şeklinde tarif ettiği mekânın merkezinde bir divan yer alır. İçeride olanlar için, oturup dinlenebilecek bir sığınak ya da bir buluşma noktasıdır. Ziyaretçilerin vakit geçirmek, rahatlamak ve yeni insanlarla tanışmak isteyecekleri bir yer.
Evin çerçevesini kuran çubuklara gömülmüş olan aydınlatma elemanları, özellikle geceleri, yapıyı parlayan bir fenere ya da samimi, sıcak bir mekana dönüştürüyor.
“Günümüzde ‘yuva’ kişinin tüm anılarını hafızasında tutan bir akıllı telefon olabilir. Ya da kendi özümüzü çağrıştıran bir hayal, hatta yanımızda taşıdıdığımız herhangi bir şey.” diyor Tabanlıoğlu Mimarlık
Emlak Pencerem / Emlak Gündem - 15 Kasım 2018 - İstanbul
Tabanlıoğlu, dünyanın farklı kentlerinde gerçekleşen kolektif tasarım etkinliklerinde yaklaşımını mimari aracılığıyla dile getiriyor.
dubai Kültür ve Sanat Kurumu Yönetim Kurulu Başkan Vekili Sheikha Latifa Bint Mohammed Bin Rashid Al Maktoum’un himayesinde düzenlenen Orta Doğu'nun en büyük tasarım festivali Dubai Tasarım Haftası – Dubai Design Week'in dördüncüsü, 13-17 Kasım 2018 tarihlerinde D3_Dubai Design District (Dubai Tasarım Bölgesi) merkezinde gerçekleşiyor.
Tasarım, sanat ve kültürüne ilgi duyan ve bir parçası olan kesiminin ve uluslararası binlerce ziyaretçinin, tasarımın gücünü kutlamak ve kolektif geleceğimizdeki tasarımın rolünü keşfetmek için bir araya geldiği bu uluslararası platformda, iddialı tasarımcıların, yenilikçi ve kültürel kurumların çalışmaları izleniyor.
Program, mimarlık, ürün, mobilya, iç mekan ve grafik tasarım dahil olmak üzere farklı disiplinlerde tasarımı kapsayan 200'den fazla etkinlikten oluşuyor.
Dubai Design District (d3) ile ortaklaşa düzenlenen Dubai Tasarım Haftası, küresel tasarım topluluğu için bölgesel bir tasarım platformu olamktan öte, Dubai'deki yaratıcı topluluğun dünya ile buluşarak büyümesinde bir katalizör görevi üsteleniyor, meraklıları için ise erişilebilir bir buluşma noktası sağlıyor.
Dünyanın dört bir yanından gelen projeleri bir araya getiren etkinlik, tasarım ile ilgili çeşitli etkinlikler, sergiler, performanslar, ödüller, söyleşiler, atölyeler ve deneyimlerle binlerce ziyaretçiyi kendine çekiyor.
Küresel kültür ajandasında dikkat çekici bir konum kazanan, başta Dubai Design District olmak üzere, kentin çeşitli noktalarında izleyicilerle buluşan Dubai Tasarım Haftası etkinliklerine davet edilen Tabanlıoğlu Mimarlık tasarımı ‘housEmotion’, NURUS ve Tepta’nın katkıları ile üretildi. 12 Kasım akşamı Dubai Design District’te yer alan Chez Charles Restaurant’ta verilecek resepsiyon ile ön gösterimi gerçekleştirilen ‘hous Emotion’, Osram ve Debbas’ın yerleştirme katkıları ile 13-17 Kasım günlerinde, sabah 10.00 ile akşam 22.00 saatleri arasında, ziyarete açık olacak.
housEmotion
“housEmotion” şeklen bir evi anıştırıyor, ama bir yuva mı? 21. Yüzyılda “yuva”ya dair gerçeklik ve duygular neler?
Hız, hareket ve geçicilik odaklı çağımızda Tabanlıoğlu Mimarlık'ın enstalasyonu “ev”in duygusal yerini değerlendiriyor, ne-re-ye ait olduğumuz sorusuna cevap arıyor.
"Nerelisiniz?" sorusuna verilen cevap, hemen hemen herkesin geldiği yerden farklı bir fiziksel noktada olduğunu, kalıcı veya misafir olarak, artık farklı bir yeri mesken tuttuğunu gösterir. Evin gerçekten ne olduğuna dair çeşitli algılamalara rağmen, en iyi cevaplardan biri "Ev, Başladığımız Yerdir".
housEmotion’da fizikselleşen "ev"in yarı şeffaf duvarları bir kontrol hissi yaratarak - bireyin aile ve toplumla etkileşimin gelişiminde olduğu gibi- dış ortama kademeli olarak açılan sınırları tespit ediyor. Öte yandan, enstalasyonun merkezi, ait olmanın konforunu, rahatlığını temsil edecek şekilde biçimleniyor.
Enstalasyon, ev kavramını en sade haliyle temsil eden temel kübik formun, bir dizi beyaz çubuk kullanılarak inşa edilmesiyle şekilleniyor. Çubuklar arasındaki boşluklar, yapıya yarı şeffaflık ve geçirgenlik katıyor, dışarıdan, farklı açılardan izlendiğinde ise optik iluzyonlara yol açıyor. Uzaktan merak uyandıran bu etki ziyaretçileri “ev”in içine girmeye teşvik ediyor.
Tabanlıoğlu'nun “anne kucağı gibi” şeklinde tarif ettiği mekânın merkezinde bir divan yer alır. İçeride olanlar için, oturup dinlenebilecek bir sığınak ya da bir buluşma noktasıdır. Ziyaretçilerin vakit geçirmek, rahatlamak ve yeni insanlarla tanışmak isteyecekleri bir yer.
Evin çerçevesini kuran çubuklara gömülmüş olan aydınlatma elemanları, özellikle geceleri, yapıyı parlayan bir fenere ya da samimi, sıcak bir mekana dönüştürüyor.
“Günümüzde ‘yuva’ kişinin tüm anılarını hafızasında tutan bir akıllı telefon olabilir. Ya da kendi özümüzü çağrıştıran bir hayal, hatta yanımızda taşıdıdığımız herhangi bir şey.” diyor Tabanlıoğlu Mimarlık